İzmir'in Agora semtinde bir süre önce ortaya çıkarılan tüneli inceleyen arkeologlar buranın tarihi kitaplarda da yer alan, içindeki çeşmeden su için yeni annelerin sütünün daha iyi olacağına inanılan 'Sütveren Anne' çeşmesi olduğunu belirledi. Bir gecekondunun bahçesinden başlayan ve Kadifekale'ye doğru gittiği belirlenen içinden su akan tünel bir süre önce bulunmuştu.
Bir insanın zor yürüdüğü tüneldeki bazı çöküntüler nedeniyle sonu belirlenemezken Konak Belediyesi tünelin başladığı gecekonduyu satın alıp, burasının turizme kazandırılması için ilk adımı attı.
Antik Smyrna Kazı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Akın Ersoy ile kazıda görevli arkeologlar Çağdaş Yılmaz ve Dijvan Talur tünelde inceleme yaptı, yaklaşık 70 metre ilerledi. Tünelin ulaşılabilen yerinde duvarda niş şeklinde bir çeşme bulundu. Yrd. Doç. Dr. Akın Ersoy, "Şirince'de gördüğümüz Sütini Mağarası örneğinde olduğu gibi, kadınların, süt vermesiyle ilgili olabilir, doğurganlıkla ilgili olabilir. Bunlarla ilgili olarak birtakım inanç çerçevesinde, birtakım hediyeler bırakarak, oradaki suyu içerek hem doğurganlıklarını hem de sütünün bolluğunu ifade etmeye çalışmışlar anlaşılan.
Burası da Alman Seyyah Weber'den bildiğimiz kadarıyla İzmir'in bu genel kültür tarihi içerisinde 'süt veren anne' inancının başlangıç noktasını oluşturuyor olmalı. Biz daha önce birtakım küçük objeler bulmuştuk. Paralar bırakılmıştı. Bundan anlaşılıyor ki su içme karşılığında bir hayır bırakıyorsunuz ve de sütünüz bollaşıyor, doğurganlığınız artıyor. Tabii ki bu Meryemana'ya kadar gidebilen bir anlayışı ifade ediyor bize. Şirince'deki örnek de bunu ifade ediyor, buradaki örnek de bunu ifade ediyor. Tabii ki burası ziyarete kazandırılabilir. Biliyorsunuz burası Konak Belediyesi'nin mülkiyeti içersinde şu an. Hazırlanacak bir projeyle ziyaretçilerin gerçekten bu güzelliği görmesine olanak sağlanmalıdır" diye konuştu.
Konak Belediyesi tarafından anı evi olarak projelendirilen evin altındaki tünelin ve içindeki çeşmenin bakımının yapılıp ışıklandırıldıktan sonra turizmin hizmetine açılabileceği belirten Yrd. Doç. Dr. Ersoy, "Burası Hristiyanların gelip dua ettiği Meryemana ile bağlantılı bir dua evi olabilir. Bu haber duyulduğunda yurt dışından çok sayıda turist ziyarete gelecektir. Kente inanç turizminin gelişmesine katkı sağlayacaktır" dedi.
Antik Smyrna Kazı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Akın Ersoy ile kazıda görevli arkeologlar Çağdaş Yılmaz ve Dijvan Talur tünelde inceleme yaptı, yaklaşık 70 metre ilerledi. Tünelin ulaşılabilen yerinde duvarda niş şeklinde bir çeşme bulundu. Yrd. Doç. Dr. Akın Ersoy, "Şirince'de gördüğümüz Sütini Mağarası örneğinde olduğu gibi, kadınların, süt vermesiyle ilgili olabilir, doğurganlıkla ilgili olabilir. Bunlarla ilgili olarak birtakım inanç çerçevesinde, birtakım hediyeler bırakarak, oradaki suyu içerek hem doğurganlıklarını hem de sütünün bolluğunu ifade etmeye çalışmışlar anlaşılan.
Burası da Alman Seyyah Weber'den bildiğimiz kadarıyla İzmir'in bu genel kültür tarihi içerisinde 'süt veren anne' inancının başlangıç noktasını oluşturuyor olmalı. Biz daha önce birtakım küçük objeler bulmuştuk. Paralar bırakılmıştı. Bundan anlaşılıyor ki su içme karşılığında bir hayır bırakıyorsunuz ve de sütünüz bollaşıyor, doğurganlığınız artıyor. Tabii ki bu Meryemana'ya kadar gidebilen bir anlayışı ifade ediyor bize. Şirince'deki örnek de bunu ifade ediyor, buradaki örnek de bunu ifade ediyor. Tabii ki burası ziyarete kazandırılabilir. Biliyorsunuz burası Konak Belediyesi'nin mülkiyeti içersinde şu an. Hazırlanacak bir projeyle ziyaretçilerin gerçekten bu güzelliği görmesine olanak sağlanmalıdır" diye konuştu.
Konak Belediyesi tarafından anı evi olarak projelendirilen evin altındaki tünelin ve içindeki çeşmenin bakımının yapılıp ışıklandırıldıktan sonra turizmin hizmetine açılabileceği belirten Yrd. Doç. Dr. Ersoy, "Burası Hristiyanların gelip dua ettiği Meryemana ile bağlantılı bir dua evi olabilir. Bu haber duyulduğunda yurt dışından çok sayıda turist ziyarete gelecektir. Kente inanç turizminin gelişmesine katkı sağlayacaktır" dedi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder