
1) Daha çok kişi gelmeli
Yurtdışı ilişkilerinin her zaman açık olması gerektiğine vurgu yapan Arkeoloji Derneği İstanbul Şube Başkanı Doç. Dr. Necmi Karul, “Türkiye bu konuda çok avantajlı. Yabancılarla 100 yıldır ortak kazı yapıyoruz. Gelenlerden kendimize çok şeyler katıyoruz. Bugün birçok doğu ülkelerine göre arkeoloji alanında uluslararası düzeyde yarışabilecek seviyede. Bunun en önemli nedeni Batı’ya kapalı olmamamızdır. Kapalı olduğunuz sürece yarışın dışında kalırız” dedi. Şu an kendisinin başkanlık yaptığı kazı projesinde 6 farklı ülkeden bilim adamların yer aldığını belirten Karul, “Ben doçentim ama benimle çalışan yabancı araştırmacılar arasında 3-4 tane profesör var” şeklinde konuştu. Karul söz konusu arkeoloji olunca kimilerinin eserlerin yurtdışına kaçırıldığı düşüncesine hakim olduğunu söyledi. “Dünyanın hiçbir yerinde bir arkeolog başka bir ülkeye eser getirmez. Bu yüz yıl ön ce sin de ka lan bir şeydi” diyen Karul, ‘Bizden bir şeyler çalıyorlar’ korkusunu yenmemiz gerektiğine dikkat çekti.
2) Hiç öğrenci gelmezdi
İstanbul Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nur Balkan Atlı da üniversitelerimizin arkeoloji bölümlerine kayıt yapan yabancı öğrenci sayısında önemli bir artışın yaşandığını söyledi ve ekledi: “Önceden yurtdışından hiç öğrenci gelmezdi. Ama artık geliyor. Aynı şekilde bizim de öğrencilerimiz yurtdışına gidebiliyor” dedi.
3) Kendi ülkelerinde aynı kalıntılar yok
İstanbul Arkeoloji Müzeleri eski Müdürü İsmail Karamut, arkeolojinin bir bilim olduğunu ve bilimde ‘yabancı’ kavramının olmadığını belirtti. Bunun bilimsel bir işbirliği olduğunu öne süren Karamut, “Gerçek bilim insanı yurtdışına tarihi eser kaçırmaz. Türkiye’de bulunan her eser ülkede kalır. Yabancı bilim adamları sadece bilimsel yayın hakkını alır. Çünkü onlarda amaç eserin vereceği bilgidir” şeklinde devam etti.
4) Her dönemden izler var
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Öğ re tim Üye si Prof. Dr. Zeynep Ahunbay ise Türkiye’nin her dönemden ilginç kalıntılara sahip olduğuna değindi. Ahunbay şöyle de vam etti: “Her dönem için çalışan uzmanlar, Türkiye’de daha rahat çalışma alanı bulabiliyor. Çünkü kendi ülkelerinde aynı konuları araştıracak kalıntılar yok. Özellikle doktora yapacak insanlar ilgi duyup ülkemize geliyorlar. Bizim de yurtdışından gelen çok sayıda yüksek lisans öğrencileri var. Onlara İstanbul’la ilgili konularda görev veriyoruz.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder