Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Şanlıurfa'da bulunan Göbeklitepe Höyüğü'ndeki çalışmalara ilişkin konuştu.Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Şanlıurfa'da bulunan Göbeklitepe Höyüğü'ndeki çalışmalara ilişkin, "İster Türk, ister yabancı. Özeni, önem göstermiyorsa gereken kaynağı bulmak konusunda da gayret sarf etmiyorsa daha çok gayretle yapacak yeni üniversitelerimiz ve hocalarımız var" dedi.
Bakan Günay, Ankara'da aralık ayında düzenlenen "2011 Kültür Turizmi Zirvesi"nin sonuç bildirgesini hazırlayan ve destekleyen kurum ile kuruluşların temsilcilerini makamında kabul etti. Gazi Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Muharrem Tuna, Bakan Günay'a zirvenin sonuçlarına ilişkin bilgi verdi.
Bakan Günay, yaptığı konuşmada, Türkiye'nin mutfak kültürünü turizm sunumuna katmak istediklerini söyleyerek, "Çok da fazla önemsenmeyen oysa ki büyük bir zenginlik olan mutfak kültürü Türkiye turizminin sunum ürünleri arasında yer alsın istiyoruz. Karadeniz'de, Güneydoğu'da, Akdeniz'de, Ege'de, İstanbul'da mutfak enstitüleri kurmak konusunda bir çalışmamız var. Bu yıl somutlaştırmaya çalışıyoruz" dedi.
"KÜLTÜR MERKEZLERİNİ AYAĞA KALDIRMAK İÇİN SEFERBERLİK İLAN ETTİK"
"Anadolu Selçuklular dönemine, yani bize özgü olan kültür varlıklarına, beylikler döneminin eserlerine ve yerleşimlerine de bu yıldan itibaren daha fazla katkı yapmak ve önem vermek konusunda yeni bir projemiz var" diyen Günay, "Şimdiye kadar bizim Divriği bilinen yerlerimizden biriydi, ihmal edilmişti. Son yıllarda önem vermeye başladık. Safranbolu gibi geleneksel sivil mimari yerleşimlerimiz var bunlara yenilerini katmaya çalışıyoruz. Doğrudan doğruya Anadolu'ya özgün, dünyanın başka bir bölgesinde bulamayacağınız kültür merkezlerini, yerleşim merkezlerini ayağa kaldırmak konusunda daha büyük bir kaynak ayıracağımızı ve daha büyük bir seferberlik ilan ettiğimizi söyleyebilirim" ifadelerini kullandı.
Bakan Günay, Ankara'da aralık ayında düzenlenen "2011 Kültür Turizmi Zirvesi"nin sonuç bildirgesini hazırlayan ve destekleyen kurum ile kuruluşların temsilcilerini makamında kabul etti. Gazi Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Muharrem Tuna, Bakan Günay'a zirvenin sonuçlarına ilişkin bilgi verdi.
Bakan Günay, yaptığı konuşmada, Türkiye'nin mutfak kültürünü turizm sunumuna katmak istediklerini söyleyerek, "Çok da fazla önemsenmeyen oysa ki büyük bir zenginlik olan mutfak kültürü Türkiye turizminin sunum ürünleri arasında yer alsın istiyoruz. Karadeniz'de, Güneydoğu'da, Akdeniz'de, Ege'de, İstanbul'da mutfak enstitüleri kurmak konusunda bir çalışmamız var. Bu yıl somutlaştırmaya çalışıyoruz" dedi.
"KÜLTÜR MERKEZLERİNİ AYAĞA KALDIRMAK İÇİN SEFERBERLİK İLAN ETTİK"
"Anadolu Selçuklular dönemine, yani bize özgü olan kültür varlıklarına, beylikler döneminin eserlerine ve yerleşimlerine de bu yıldan itibaren daha fazla katkı yapmak ve önem vermek konusunda yeni bir projemiz var" diyen Günay, "Şimdiye kadar bizim Divriği bilinen yerlerimizden biriydi, ihmal edilmişti. Son yıllarda önem vermeye başladık. Safranbolu gibi geleneksel sivil mimari yerleşimlerimiz var bunlara yenilerini katmaya çalışıyoruz. Doğrudan doğruya Anadolu'ya özgün, dünyanın başka bir bölgesinde bulamayacağınız kültür merkezlerini, yerleşim merkezlerini ayağa kaldırmak konusunda daha büyük bir kaynak ayıracağımızı ve daha büyük bir seferberlik ilan ettiğimizi söyleyebilirim" ifadelerini kullandı.
Bakan Günay, son dönemlerde gezdiği Selçuklu yerleşimlerini biraz bakımsız gördüğünü belirterek, "Bu yıl bunlara kaynak ayıracağız. Divriği'ye yenilerini katacağız. Roma şehirlerinin yanı sıra Anadolu'daki Selçuklu, beylik ve Osmanlı yerleşimlerine daha büyük önem vererek Anadolu'daki bu kültür çeşitliliğini ortaya çıkaracağız" diye konuştu.
"GÖBEKLİTEPE'DEKİ KAZILARA GEREKEN ÖNEM VERİLİYOR"
Toplantının ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan Bakan Günay, "Göbeklitepe'deki kazılara ilişkin eleştirilerin" sorulması üzerine, "İrdeleme mevsimindeyiz. Orada bir Alman kazı heyeti çalışıyor. Göbeklitepe çok önemli bir yerleşim merkezi. Göbeklitepe'de son 10 yıldır kazı çalışmaları sürüyor. Geçen yıl orada bir heykel kaybedildi. Ben bir kazı heyetinin izlerini bulmuşken, onu çıkarmadan bir heykelin kaybına neden olmasını bağışlanmaz bir eksiklik olarak görüyorum. Bizim bu eleştirel tavrımızı bildikleri için de dijital medyada Göbeklitepe çok gündeme geldi. Orada kazı heyeti her üstüne düşeni yapıyormuş da biz yapmıyormuşuz gibi. Bizim kazılara son yıllarda verdiğimiz önem ortada" dedi. Bakan Günay, yabancı kazı heyetlerinin üzerine aldığı sorumluluklar olduğuna dikkat çekerek, şunları kaydetti:
"Dijital ortamda çok ustalıklı bir elektronik posta dolaşıyor. Sanki Türkiye gereken önemi vermemiş gibi. Türkiye gereken önemi veriyor ama ülkemde kazı yapan her yabancı heyet Türkiye topraklarını kazdığını ve Türkiye'ye karşı yükümlülükleri olduğunu bilecek. Bunu ayrımsız söylüyorum, Türkler de dahil. Bir Türk üniversitesi de topraklarımızda bir yeri kazıyorsa kendisine çok özel bir imtiyaz verildiğini, onun çok dikkatle yapılması gerektiğini bilecek ve ona göre çalışacak. İster Türk, ister yabancı. Bu özeni, önemi göstermiyorsa gereken kaynağı bulmak konusunda da gayret sarf etmiyorsa daha çok gayretle yapacak yeni üniversitelerimiz ve hocalarımız var. Biz de eskilerin emeğine teşekkür edip yenilerle yola devam edeceğiz. Böyle yaptığımız örnekler var çok güzel sonuçlar alıyoruz."
"GÖBEKLİTEPE'DEKİ KAZILARA GEREKEN ÖNEM VERİLİYOR"
Toplantının ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan Bakan Günay, "Göbeklitepe'deki kazılara ilişkin eleştirilerin" sorulması üzerine, "İrdeleme mevsimindeyiz. Orada bir Alman kazı heyeti çalışıyor. Göbeklitepe çok önemli bir yerleşim merkezi. Göbeklitepe'de son 10 yıldır kazı çalışmaları sürüyor. Geçen yıl orada bir heykel kaybedildi. Ben bir kazı heyetinin izlerini bulmuşken, onu çıkarmadan bir heykelin kaybına neden olmasını bağışlanmaz bir eksiklik olarak görüyorum. Bizim bu eleştirel tavrımızı bildikleri için de dijital medyada Göbeklitepe çok gündeme geldi. Orada kazı heyeti her üstüne düşeni yapıyormuş da biz yapmıyormuşuz gibi. Bizim kazılara son yıllarda verdiğimiz önem ortada" dedi. Bakan Günay, yabancı kazı heyetlerinin üzerine aldığı sorumluluklar olduğuna dikkat çekerek, şunları kaydetti:
"Dijital ortamda çok ustalıklı bir elektronik posta dolaşıyor. Sanki Türkiye gereken önemi vermemiş gibi. Türkiye gereken önemi veriyor ama ülkemde kazı yapan her yabancı heyet Türkiye topraklarını kazdığını ve Türkiye'ye karşı yükümlülükleri olduğunu bilecek. Bunu ayrımsız söylüyorum, Türkler de dahil. Bir Türk üniversitesi de topraklarımızda bir yeri kazıyorsa kendisine çok özel bir imtiyaz verildiğini, onun çok dikkatle yapılması gerektiğini bilecek ve ona göre çalışacak. İster Türk, ister yabancı. Bu özeni, önemi göstermiyorsa gereken kaynağı bulmak konusunda da gayret sarf etmiyorsa daha çok gayretle yapacak yeni üniversitelerimiz ve hocalarımız var. Biz de eskilerin emeğine teşekkür edip yenilerle yola devam edeceğiz. Böyle yaptığımız örnekler var çok güzel sonuçlar alıyoruz."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder